Bu yazıda mimarlık seçmek isteyen üniversite öğrenci adaylarının önceden bilmesi ve dikkat etmesi gereken 3 şeyi anlatacağım. 
    Tercihlerde mimarlığa yer vermeden önce aklınıza takılan en önemli 3 soruya yanıt bulabileceksiniz.

Gelin bu 3 önemli sorunun yanıtlarını birlikte inceleyelim.

Mimarlık Seçmeden Önce Bilmeniz Gereken 3 Şey!

    1.Mimarlık okumak için iyi resim yapmak gerekmez!

Evet doğru okudunuz mimar olmak için çok iyi resim çizebiliyor olmanız gerekmez. Mimarların iletişim dili çizimdir ve mimarlık eğitimi aldığınız dönem boyunca gelişir. Bu süreçte önemli olan ağzınızdan çıkan sözcükler ile kalemizden çıkan çizgilerin aynı şeyi konuşmasıdır. Mimar gibi düşünmeye başladıkça çizim yeteneğinizde buna göre gelişir ve değişir.

    2. Mimarlar uyumaz ve hiç bir şey zamanında yetişmez.

Malesef ki mimarlar uyumaz. Bir projeye başladığınızda günün bütün saatini, haftanın bütün günlerini onu düşünerek geçirirsiniz. Düşünme kısmı oldukça kolay ve rahat görünebilir. Dolayısıyla düşünme süresi uzar. Düşündüklerinizin bir anlamı olması için veri haline getirmek için bunun içinde kısıtlı süreniz kalır. Bu kısıtlı süreden maksimum verim almak için gecemizi gündüzümüze katarız. Dolayısıyla mimarlar uyumaz. Süre sonunda elimizde olan verileri sonuçlandırmak gerekir oysa ki öncesinde o kadar çok detay düşünmüşüzdür ki elimizde olanlar aklımızdakileri anlatmaya yetmez. "Ah bee! Bir gün daha olsa..!" deriz, hep. Anlayacağınız üzere hiç bir şey yetişmez.

    3. Mimarlık öğrencisinin üniversite hayatı olmaz.

Üniversite öğrencisi olmak başka, "mimarlık" okumak bambaşka şeydir. Diğer üniversite öğrencileri gibi mimarlık öğrencilerinin de sorumlu olduğu dersler olur. Bunun yanında bir de "mimari tasarım/proje" dersi olur ki bu her şey demektir. Diğer öğrenciler gibi tüm derslerin vizeleri finalleri senkronize gider. Vizeden sonra bilirsiniz ki ders olmaz ve herkes ya evine gider ya gezmeye. Peki bir mimarlık öğrencisi ne yapar? Tabi ki "jüri"ye hazırlanır ve aslından dönemin başından beri jüriye hazırlandığımız için aslında süreç içinde de pek bir aktiviteye katılamayız. Dolayısıyla üniversite hayatı değil mimarlık hayatı yaşarız.

Yine de o dört yılın sonunda mimar olmak diğer bütün mesleklerden daha zevklidir.

"Sevmeden yapılabilecek pek çok meslek vardır. Eğer böyle bir liste oluşturulursa mimarlık bu listenin sonunda bile yer alamaz!"